Yayıncılık Nedir?

Nedir kardeşim bu yayıncılık? Bilgisayar başına oturuyormuşsun da yayın yapıyormuşsun sonra paralar akıyormuş. Bu kadar basit midir para kazanmak yani? Otur, aç bir oyun, boş konuş, sana bağış atsınlar sen de zengin ol. Yayıncı olmak bu mudur?

Aslında birçok meslekte böyle düşünceler mevcut. Özellikle yabancı olduğumuz konular hakkında atıp tutmayı çok sevdiğimiz için yayıncılık hakkında rahatlıkla konuşabiliyoruz. Peki gerçekten bu kadar kolay bir iş mi yayıncılık?

Öncelikle yayıncılığın ne olduğunu basit bir şekilde tanımlayacak olursak; bilgisayar, playstation vb aletler aracılığı ile yayınlama programlarını kullanarak belirli platformlarda sunum yapmak diyebiliriz. Bu sunum oynadığımız oyun, sohbetimiz, hobilerimiz, konserlerimiz, spor müsabakalarımız kısacası hayatın içerisindeki her şey olabilir. Oyun yayıncılığı oldukça yoğun bir şekilde yapılıyor fakat yasaklı ya da suç unsuru içermediği sürece her türlü içeriği kullanıcılarla buluşturmak mümkün.

Temel olarak yayıncılığın tanımı yukarıdaki şekilde olsa da bu yayıncılığa başlamanız için geçerli bir tanım değil. Kimse rezalet bir şekilde oyun oynayıp hiç muhabbet etmeyen birini izlemek istemez. Yayıncı olmadan önce bir tarzınız, bir tavrınız olması gerekiyor. En iyi yaptığım şey nedir? Bir şeyi en iyi nasıl sunabilirim? Farklı olduğum nokta nedir? Bu soruların cevabını net bir şekilde verebildiğiniz an yayıncılığa adım atmaya hazırsınız demektir.

Hangi platformlarda yayın yapılır?

İlk akla gelen platform Twitch. Son yıllarda birçok platformda yayın hizmeti verebiliyorsunuz fakat en popüleri hala Twitch. Youtube, Facebook gibi büyük platformlarda da yayın yapabiliyorsunuz. Bu üç büyük platform dışında Dlive, Nanolive gibi farklı siteler de mevcut. Her birinin farklı işleyişleri, ücretlendirmeleri, ödemeleri bulunuyor.

Yayıncı olmak için gerekli olan şeyler

Bilgisayar, internet ve size ait bir tarz. Evet bu kadar. Bilgisayarınızın gücü, internet kaliteniz, kullandığınız ekipmanların kalitesi yayınınızın kalitesini, izlenme sebebinizi ve fark edilirliğinizi etkileyen etmenlerdir. Dünyanın en iyi bilgisayarına, en iyi ekipmanlarına da sahip olsanız kamera karşısında oyuna odaklanmış hiç konuşmayan, kimseyle etkileşime girmeyen, tepki vermeyen, sıradan bir şekilde oyun oynayan biri iseniz kimse sizi izlemeyecektir. O yüzden iyi bir etkileşime sahip olmanız gerekiyor. Başlarda kimse sizi izlemiyor olabilir. Uzun süren bir süreç de olabilir. Fakat 1 kişi de izlese 100 kişi de izlese 1000 kişi de izlese izleyicilerinize aynı etkileşimi vermeniz gerekmektedir. Biliyorum, kimse anasının karnından yayıncı olarak doğmuyor. Kamera karşısında bazen takılabiliyoruz, akıcı olamıyoruz fakat bu da her şey gibi geliştirilebilir bir özellik. Siz elinizden geleni yapın gerisi gelecektir.

Her şeyim tamam. Sıra yayınla butonuna tıklamakta.

Yaklaşık 1 buçuk senedir yayıncılık, youtuberlık ya da daha kapsamlı bir tabir ile ‘influencer’ lık konusunda araştırmalarımı ve denemelerimi sürdürüyorum. Öğrendiğim en önemli şey şu oldu: YAYINLA BUTONUNA BAS!

Tasarım asla bitmiyor. Yayın için gerekli tasarımları yapmaktan artık bir dünya tasarımın olduğu çöp klasörlerim yığıldı kaldı. Kamera araştırırken iyisi olsunun peşinde koşarken kamera fiyatları uçtu gitti. 1 sene önce 1000TL olan kamera şimdi 3000TL oldu. Mikrofon, mikser, ışık… Liste uzayıp gidiyor ve hiçbir zaman sona ermiyor. Sürekli bir güncelleme ihtiyacı doğuyor. Bu yüzden eğer gerçekten kafayı bu işe takmışsanız ve yayıncı olmak istiyorsanız yapacağınız şey net. HEMEN YAYINLA BUTONUNA BASIN! ŞİMDİ!

Arada o butona ben de basıyorum. Hafta içi 19:00 – 22:00 arası hafta sonu da arada olmak üzere yayınlarıma uğramak ve bir selam vermek isterseniz twitch linkime beklerim.

Youtube kanalımda da yazıların çoğunun video hali bulunuyor. Keyifli içerikler sunacağımdan emin olabilirsiniz. Şöyle de ilk videoyu bırakıyorum :